DİĞER
"Bizcileyin kimileri, şimdi bulabildiği her olanakla, var olduğu her yerde savaşı sürdürmekle yükümlü" diyordu 1983'te Türkiye Postası'nda; "boyun eğmeden, sinmeden, yılgınlığa kapılmadan… Mahpushanede, işkence masasında, kaçakta, göçekte, sürgünde… Her olanağı cimrice değerlendirerek, her zaman dilimini sonuna kadar kullanarak savaşmak… Ötesi boş laf, gevezelik.”
"Dün eşim Jülide seni anarken, 'Aydın’ın konuşurken karşısındakini rahatlatan bir üslubu vardı, bence en önemli özelliği de buydu' dedi. Bu mektubu, biraz da senin üslubunu taklit ederek yazmaya çalıştım. Becerebildiğimi sanmıyorum, zinhar yanına bile yaklaşamadım, bu nedenle affet."
Unbeautiful gibi bir “rastlantısal morfolojik boşluk” nasıl çevrilebilir? 1961’den 2020’ye Melih Cevdet Anday, İlhan Berk ve Engin Sezer’den e. e. cummings üzerine şerhler...
"Baudrillard’ın eskiden aşırı tüketim ve haz toplumunu eleştirmek ve tıkanıklığa işaret etmek için sorduğu bir soru vardı: Orjiden sonra ne yaparsınız? Orjiyi mutlak açılma ve özgürleşmenin metaforu olarak görürsek, bu sergi bu soruyu tersten soruyor gibi: Kapanmadan sonra ne yaparsınız?"
"İllüstrasyonun yaşamımıza tatlı tatlı sızmasından kendi adıma müthiş haz alıyorum. Sayıları hızla artan genç illüstratörler başardı bunu. Kat edilecek daha çok yol, çözülmesi gereken çok sorun var elbet. Ama üretim artarak devam ediyor. O halde sözü onlardan birkaçına bırakmanın zamanı şimdi..."
Malve Lippmann ve Can Sungu’nun kurucusu olduğu bi’bak, göç, küresel hareketler, kimlik politikaları, kültürel hafıza gibi konulara odaklanarak bakışları farklılaştırmayı amaçlıyor
Georges Didi-Huberman’ın yazdığı Kabuklar'ın bize anlatacağı çok şey var, “eğer [biz de bir gün] birkaç parçayı toplamak için eğilmeye razı olursak” tabii...
Varlık dergisinin böyle güncel ve önem arz eden bir konuyu ele alması bizce oldukça değerli. Fakat, söz konusu dosya, posthümanizm ve transhümanizm tartışmalarını tek bir kanala indirgeyerek posthümanizmi yalnızca teknolojik gelişmeler ışığında değerlendirilebilecek bir alana hapseder
Politika gazetesinden Cumhuriyet'e, Frankfurt'tan İstanbul'a Aydın Engin'le çizgili röportaj...
Stanford Üniversitesi'nden Burcu Karahan, Sabancı Üniversitesi Diller Okulu'ndan Engin Kılıç, Washington Üniversitesi'nden Selim S. Kuru ve Duisburg-Essen Üniversitesi'nden Hilmi Tezgör K24 için yanıtladı...
Laurent Mignon, David Selim Sayers, Sylwia Filipowska, Petr Kučera, Samim Akgönül, Burcu Karahan, Engin Kılıç, Selim Sırrı Kuru, Hilmi Tezgör dünyadaki Türkoloji bölümlerini yazdı...
Susma ki attığımız çıpa büyüsün. Kalabalıklaştıkça büyür çıpa, kocaman olur, gemiyi durdururuz… İşte o zaman, herkes mecburen buraya bakar
Daha Fazla
© Tüm hakları saklıdır.